Hayata dair...

Korona Virüs Bir Mesaj Mı?

Dünya varolduğu günden bu yana zaman zaman kah salgın hastalıklarla kah doğal afetlerle sınanmış ve sınanacak. Bize de corona (covid19) denk geldi. Tarihi çok araştıran ve okuyan biri olarak büyük bir şoka girmedim. 14.yy’da Avrupa nüfusunun 3’te 1’ini kıran kara veba örneği var.

Öte yandan insanoğlu dünyanın dengesini iyice bozdu. Birbirinden uzaklaştı, sevgisizleşti, bencilleşti ve giderek benmerkezci oldu. Belki de tüm negatif karmalar bir araya geldi dünyanın bünyesi çöktü. Hastalandı bizi taşıyamaz hale geldi.
Belki bu bir biyolojik savaştı.
Belki sadece Çin’in önüne geleni yiyor olmasıydı.
Sebep her ne olsa da umarım insanlık gereken aydınlanmaya kavuşur. Allah yardımcımız olur ve bu belayı hemen atlatırız.
Çok fazla önlem alıyoruz tek umudum bu
Covid19 bir tokat attı; dili, dini, ırkı, milliyeti, zengini, fakiri, orta sınıfı, ünlüsü, fenomeni, topçusu, popçusu, yakışıklısı, tipsizi, güzeli, çirkini ayırmaksızın insanlığı aynı kefeye koydu. Herkesi istisnasız bir şekilde evlerine soktu. Dünya insanını sosyal çevresinden, kavgasından, mücadelesinden, işinden gücünden, suni ilişkilerinden, lansmanlarından eventlerinden, telefonun içine düşüp oksitlenmiş beyinlerinden izole edip yalın haline, özüne, ailesine ve kendine döndürdü. Bu virüs dünyanın her noktasında insan beynine tek bir düşünce soktu; aniden gelebilecek olan ölüm korkusu. Yani ölüm varsa geri kalan herşeyin boşluğu… Dünyanın istisnasız her noktası ve her türlü insanı tehdit altında. Bu sizi de düşündürmüyor mu? Son yıllarda inanılmaz haberler okuyoruz, olmaz artık dediğimiz her olaya alışıyoruz, ayıpladığımız herşey giderek meşrulaşıyor, kadına şiddet, hayvana zulüm, doğanın katli, insanların birbirini her türlü yoldan dolandırması, sevgisizlik, haksız rekabet, para hırsıyla herkesin birbirinin üzerine basması, terör olayları, savaşlar, bombalar, haince politikalar, kendi içinde kutuplaşan, kutuplaştırılan toplumlar, kin, öfke, nefret dolu kafalar, ötekileştiren ve öteki olana tahammülsüzleşen insanlar… Aynı derdi paylaşınca insanlar ortak bilince ulaştı, birbirini dinlemeye, anlamaya, destek olmaya, motive etmeye başladı. Birbirinden uzaklaşıp bencilleşen insanoğlu tekrar yakınlık kurmaya başladı. Robotlaşmış vücutlarına sanki yeniden et kemik giydi, uzaklaşmış ve fitneleşmiş zihinlere iyilik ve sinerji bilinci soktu. Tüm dünya insanı tek bir konuya odaklı farklı dillerde aynı cümleleri konuşuyor ve duyuyor. Hatta birbirlerini kolluyor..
Bu inşallah bir uyanış olur.

Related Posts

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir